1. Kalp-Damar hastalıklarına karşı korur.
Balık tüketimindeki her 20 gramlık artış, kalp-damar hastalıklarının oluşma riskini %7 oranında azaltır. Bununla birlikte; EPA( eikosapantoenoik) ve DHA (dokosaheksaenoik asit) sayesinde özellikle kötü kolesterol LDL’nin düşmesini sağlayarak damarlarda pıhtı oluşmasını ve buna bağlı olarak gelişecek felç riskini önler.
2. Bağırsak sağlığını korur.
Omega-3, özellikle kalın bağırsak kanserine karşı koruyucudur. Bunun yanı sıra; ülseratif kolit ve chron hastalığı gibi bağırsak hastalıklarına karşı koruyucu etkiye sahiptir ve bağırsakta enflarnasyon, bir başka değişle iltihap görülme sıklığını azaltır.
3. Akciğerleri güçlendirir.
Balık tüketimi, özellikle çoçuklarda astım belirtilerini azaltmasının yanı sıra astımı önleme konusunda da etkilidir. Yeterli miktarda balık tüketen kişilerde balık tüketmeyenlere nazaran yaşlandıkça akciğerlerin daha sağlıklı güçlü olduğu kanıtlanmıştır.
4. Depresyondan korunmada etkilidir.
Vücudumuzdaki yağ asitlerinin büyük çoğunluğunu Omega-3 yağ asitleri oluşturur. Sinir iletiminde bozukluk yaşanması durumunda; serotonin, dopamin, norandrenalin gibi kimyasal beyindeki sinir hücreleri arasındaki iletişimden sorumlu maddeler, kişinin duygusal durumunda da bozulmalar meydana getirebilir. Bu kimyasalların dengesindeki bozulmanın, özellikle de serotonin azalmasının depresyon belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olduğu düşünülmektedir. Bu bağlamda; depresyondan korunmak için haftada 2-3 gün balık tüketmek gerekir.
5. Bağışıklık sistemini güçlendirir.
İçeriğindeki çoklu doymamış yağ asitleri, kolon,prostat ve meme kanseri gibi kanser türlerine karşı koruyucu etki göstermektedir. Omega-3’ler, antinflamatuar özellikte olup, vücudun virus, bakteri, parazit gibi enfeksiyonlara karşı direncini artırarak bağışıklık sistemini güçlendirir.
6. Cildin ve saçların canlanmasını sağlar.
Balık, içerdiği protein ve vitamin- mineraller sayesinde saçların uzamasını kolaylaştırır ve saçların canlı olmasını sağlar. Protein sayesinde cilde esneklik sağlayan kollajen dokusunu destekler ve yaşlanmaya karşı direnci artırır. Ayrıca, kollajen dokusunu desteklemesi ve hücre yapısını koruması sayesinde kırışıklık oluşumunu azaltır.
7. Diyabet riskini düşürür.
Balık, içeriğindeki çoklu doymamış yağ asitleri sayesinde diyabetli olmayan kişilerde insülin direncini azaltarak diyabet görülme riskini azaltır.
8. Unutkanlığı önlemede yardımcıdır.
Omega-3 yağ asitleri, özellikle DHA beyin hücreleri arasındaki iletişimi arttırdığı için unutkanlık, bunama ve diğer nörolojik hastalıklara karşı koruyucu etkiye sahiptir. Ayrıca balıkta bulunan DHA sayesinde özellikle çoçuklarda dikkat eksikliği, konsertrasyon bozukluğu gibi durumların giderildiği okuma becerilerinde de artış sağlanmıştır.
9. Eklem hastalıklarından korur.
Balık tüketimi, özellikle iltihaplı eklem hastalıklarına karşı koruyucudur. Balık, içerdiği Omega-3 yağ asitleri sayesinde antienflamuar özelliğe sahiptir ve bağışıklık sistemini destekleyerek vücutta inflamasyon (iltihap) oluşumunu önler ve romatoid, artrit, osteoartrit gibi eklem hastalıklarının görülme sıklığını azaltır.
10. Göz sağlığını destekler.
Omega-3 yağ asitleri, görsel gelişim ve retina sağlığı açısından önemlidir. Özellikle retinanın bozulması ve görüşün bulanıklaşmasına neden olabilecek göz hastalıklarına karşı etkilidir. Yeterli düzeyde balık ve Omega-3 yağ asidi tüketilmesi, kişilerde göz hastalıkları oluşma riskini azaltacaktır.
Duyuru ve haberlerimizi takip etmek için e-bültenimize kayıt olunuz.