Blog

Cemre, Halk Takvimi Ve Tarım

Cemre, Halk Takvimi Ve Tarım

Cemre Nedir? Cemre Düşmesi Nasıl Olur?

Baharın müjdecisi olarak bilinen Cemre’lerin üçüncüsü 6 Mart’ta toprağa düştü. Cemre'lerin ''sıcaklıkta artışın'' göstergesi olduğuna inanılır. Arapça kökenli bir kelime olan cemre ''kor halindeki ateş'' anlamına gelir. Uzun yıllar süren hava olayları gözlemlerine dayalı halk takvimindeki Cemre, havanın ısınmasının ilk işareti olarak görülüyor.

Üç tane olduğu kabul edilen Cemreler, birer hafta arayla önce havaya sonra suya sonra da toprağa düşüyor.

Bilimsel olarak değerlendiren meteoroloji uzmanları ise cemre konusunda şu bilgileri veriyorlar: ''Açık bir günde, atmosferin alt tabakasından geçen güneş enerjisi, yer yüzeyi tarafından yutulur. Dolayısıyla yer yüzeyi ısınır. Yüzeydeki hava ısındıkça, yüksektekinden daha az yoğun hale gelir. Isınan hava yükselir ve daha soğuk olan ise çöker. Yükselen hava genişler ve soğur. Su buharı, bulut damlacıkları şeklinde yoğunlaşarak, hal değişim ısısından dolayı, havanın ısınmasını sağlar.”

Halk Takvimi, Tarım Ve Hayvancılık

Halk Takvimi, Anadolu'da yüzyıllar öncesinden günümüze kadar gelen eski bir takvimdir. Öngörü ve planlamada, düzenli olarak tekrarlanan doğa olayları ile hayvanların ve bitkilerin döngüsel hayat akışları insanoğluna esin kaynağı olmuştur. Böylelikle halk takvimi oluşmuş, insanoğlu yaşamsal öngörü ve planlama pratiğini sistemleştirmiştir. Uzun süreli deneyim ve bilgi birikiminin ürünü olan halk takvimine uymamak, onun gösterdiği doğrultuda hareket etmemek bireyin zarara uğramasına neden olabilir. Tarım ve hayvancılıkla uğraşan kesim için bu takvim, yaşamsal önem taşır.

Halk takviminde eskiler, 365 günlük yılı “Kasım” ve “Hızır” olarak ikiye ayırmışlardı. Kasım 179, Hızır ise 186 gündü. Yılın Kasım kısmı, yani kış devresi 8 Kasım’da başlar, 6 Mayıs’a kadar sürerdi. 6 Mayıs’ta da Hıdrellez ile birlikte yaz devresi, yani Hızır günleri başlardı. Kasım adı, Arapça'da “bölen” anlamındadır. Yılı böldüğü için bu ad verilmiştir.

Kasım ayı çiftçilerin takvimine göre yılbaşı sayılır, önceki yılın gelir ve giderleri kapatılır, yeni yılın defteri açılır.

Kasım ayının ilk 135 günü, kışın en şiddetli olduğu süredir ve insanlar tarafından gerekli olan tedbirler alınır. Kasım’ın 46. gününden itibaren "Erbain" soğukları başlar ve kırk gün sürer (Arapça "40" gün soğukları). Erbain’in bittiği günün hemen ertesinden de yani Kasım’ın 86. gününden itibaren "Hamsin" soğukları (Arapça'da "50" gün soğukları) gelir. Bu soğuk karakış günlerine 'Zemheri' denilir. Böylece kışın en soğuk zamanları olan doksan günlük süre geçmiş olur ve Halk Takviminde, Kasım Doksan’da (5/6 Şubat) toprağın canlanmaya başladığı dönem gelir.

Kasım günlerinin ortasını geçip yüz gün arkada kalınca halk arasında zorlu kış günlerini arkada bırakmanın bir ifadesi olarak “geldik yüze, çıktık düze” ya da “Kasım yüz, sabanı düz” denilirdi. Toprağı kazıp havalandırma, saban sürme zamanıdır. (15/16 Şubat)

 Sonra sıcakların başlangıcı kabul edilen Cemre dönemi başlar;

Kasım 105; 1.Cemre havaya (20 Şubat)

Kasım 112; 2.Cemre suya (27 Şubat) 

Kasım 119; 3.Cemre toprağa (6 Mart)

Kasım 135; Nevruzun, yani ilkbaharın başlangıcı (21 Mart)

Hızır günleri ise 6 Mayıs’ta başlayan ve 7 Kasım akşamına kadar olan süredir. Bu süre de yaz mevsimidir.  Anadolu’da 5 Mayıs akşamı başlayıp 6 Mayıs günü de süren geleneksel bahar şenliği Hıdrellez günü olarak kutlanır. Çiftçiler için yaz işlerinin başladığı ikinci yılbaşı sayılır.

İlkbaharın sonu ile yaz başında, 40 gün süren kırkikindi yağmurları olur. 40 gün akşamüzeri yağma ihtimali olan baharın son yağmurlarıdır. Sıcaklık farkının en çok olduğu ikindi vakitlerinde yağdığı için bu ismi almıştır. Yağmurdan sonra, hava mis gibi toprak kokar, tarım bu yağmurlara göre belirlenir.

Hızır’ın 48. günü (21 Haziran), en uzun gündür, Hızır’ın 141. gününde ise (21 Eylül) gece ile gündüz eşittir.

Yaz Doksanı (5 Ağustos), yazın ortasıdır. En sıcak günlerdir, halk takviminde bu günlere 'Eyyâm-ı Bâhûr' denir. İnsanı alev gibi yalayarak esen sam yeli, bugünlere mahsustur. Bu günlerde çobanlar sürülerini gölgelik yerlerde tutmaya çalışırlar.

Tüm Üreticilere Bereketli Günler 

İnsanlık tarihinin ilk üretim faaliyetlerinden olan tarım, insanlığın toprağa yerleşmesini, medeniyetler kurmasını sağlamış ve ekonomik süreçte, önemli bir aşama olmuştur. Ülkemizin kalkınmasında, ekonomimizin büyümesinde, üretim ve verimliliğin arttırılmasında, tarımsal üretimin her kademesinde alın teri olan çiftçilerimiz, her zaman baş tacımızdır. Tarımsal üretimin her aşamasında alın teri olan tüm çiftçilerimize bereketli hasatlar dileriz. Çamlı Yem ve Besicilik, her türlü zorluğa rağmen alın teri ile en güzel sebzeyi, meyveyi, tahılı ve hayvansal gıdaları üretmek için fedakarca çaba harcayan çiftçimizin her zaman yanındadır. Ürünlerinin bol kazanç getirmesini dileriz.

Süleyman Güler
Tarımsal Üretim Cemre Cemre Düşmesi Halk Takvimi Kasım Zamanı Hızır Zamanı Yaz Doksanı

E-Bülten Kayıt Olun

Duyuru ve haberlerimizi takip etmek için e-bültenimize kayıt olunuz.